Ev > Haberler > Endüstri Haberleri

Türkiye'deki güçlü depremin küresel endüstriyel etkisi nedir?

2023-08-01

6 Şubat'ta Türkiye'de Asya, Avrupa ve Afrika'nın tamamında hissedilen 7,8 büyüklüğünde iki deprem meydana geldi. Türkiye, dünyanın en büyük yedinci plastik üreticisi, Avrupa'nın en büyük ikinci plastik üreticisi ve Avrupa'nın en büyük beşinci boya üreticisidir. Kimya sanayi, Türkiye'nin sanayi sisteminin önemli bir parçasıdır. Deprem yerel kimya endüstrisini bir kez etkiledi mi, küresel kimya endüstrisini nasıl etkileyecek?

6 Şubat sabahı yerel saatle Türkiye'nin güneydoğusunda şiddetli bir deprem meydana geldi. Lübnan, Suriye ve diğer komşu ülkeler de depremden etkilendi. Kimya sanayi, Türkiye'nin sanayi sisteminin önemli bir parçasıdır ve ithalat ve ihracat miktarı, ülkenin ithalat ve ihracat ticaretinin nispeten büyük bir bölümünü oluşturmaktadır. Ancak, Türkiye'nin kimyasal ithalat ve ihracatı dünyada nispeten sınırlı bir orana sahip olduğundan, depremin yerel kimya endüstrisi üzerinde bir etkisi olsa bile, küresel kimya pazarının arzında önemli bir etkiye sahip olması zordur.

Türkiye'nin petrokimya endüstrisi Avrupa'da önemli bir rol oynuyor

Türkiye, dünyanın en büyük yedinci plastik üreticisi, Avrupa'nın en büyük ikinci plastik üreticisi ve Avrupa'nın en büyük beşinci boya üreticisidir. Kimya sektörü, yüksek teknoloji içeriğine ve zengin ürün kategorilerine sahiptir. Türkiye'nin sanayi sisteminin önemli bir parçasıdır. Dow, Bayer, Procter&Gamble gibi dünya kimya devleri Türkiye'ye yatırım yaptı. Türkiye İhracatçılar Konferansı (TİM) verilerine göre, Türkiye'nin kimya ve mamulleri ihracatı 2022 yılında 33.524 milyar ABD doları ile Türkiye'nin toplam ihracatının %13,2'sini oluşturarak en yüksek ihracat hacmine sahip olacak. Gelecekte, Türkiye kimya sanayisinin büyümesi genel ekonominin büyüme hızını aşacaktır. 2023 yılında Türkiye'nin kimya sanayi ihracatının 50 milyar dolara ulaşarak dünya kimya pazarının %0,79'unu gerçekleştirmesi bekleniyor.

Türkiye'nin kimya ihracatı ağırlıklı olarak Avrupa ve Orta Doğu'da yoğunlaşıyor ve Çin ile ticareti sınırlı.

Son yıllarda Türkiye'nin otomobil imalat sanayi, kentsel dönüşüm projeleri ve plastik sanayi hızla gelişti, bu nedenle Türkiye'nin kimya ithalatı önemli ölçüde arttı. Türkiye'nin ithalatı ağırlıklı olarak poliüretan, elyaf hammaddeleri, kauçuk hammaddeleri vb. Almanya, bir Avrupa ülkesi, İtalya, Birleşik Arap Emirlikleri vb. Ayrıca, bir kimyasal geçiş yeri olarak Türkiye, çevre ülkelerin kimya ticaretinde önemli bir rol oynamaktadır.

Avrupa ile Çin arasındaki kimyasal ticaret hacmi nispeten sınırlıdır. Çin Halk Cumhuriyeti Gümrük Genel Müdürlüğü istatistiklerine göre, Çin'in 2022 yılında Türkiye'den ithal edeceği organik kimyasal miktarı 130 milyon yuan olacak ve toplam miktarın %0,04'ünü oluşturacak; Plastik ve ürünleri 200 milyon yuan, %0,04; Kauçuğun ve ürünlerinin ithalat değeri 220 milyon yuan olup %0,2'ye tekabül etmektedir. Ayrıca, Türkiye'den ithal edilen kimyasal elyaf miktarı (kimyasal elyaf filament ve kimyasal elyaf ştapel, aşağıda aynı şekilde) 350 milyon yuan olup, bu oran %3,3'tür. İhracat açısından, Çin'in 2022'de Türkiye'den ihraç edeceği organik kimyasalların miktarı 17,04 milyar yuan olacak ve bu da %2,9'a tekabül ediyor; Plastik ve kauçuk ürünler sırasıyla %1,7 ve %0,9 olarak gerçekleşti. Kimyasal lif oranı biraz daha yüksektir ve yaklaşık %8,6'ya ulaşır.

Genel olarak kimya sanayi ve mamulleri sanayi, Türkiye'nin en çok ihracat yaptığı sektör olmakla birlikte, dünya kimya ticaretinin yaklaşık %1'ini oluşturmaktadır. Aynı zamanda, Çin ile ticareti yapılan kimyasal ürünlerin miktarı, toplam miktarın çok sınırlı bir oranını oluşturmaktadır. Bu nedenle, Türkiye depreminin yerel kimya endüstrisi üzerinde bir etkisi olsa bile, küresel kimya pazarının arzı üzerinde önemli bir etkisinin olması zordur. Çin'in kimyasal ithalat ve ihracatı üzerindeki etkisi de nispeten sınırlıdır. Ancak, Türkiye'nin "Avrupa Enerji Arayüzü" olarak bilindiğini ve bir Avrupa ülkesindeki ve Ortadoğu'daki petrol (gaz) boru hatlarının büyük bir kısmının bu ülke üzerinden Avrupa'ya girdiğini belirtmek gerekir. Depremin petrol ve gaz boru hatları üzerindeki etkisi ve yukarıdaki bölgelerdeki rafineri işletmelerinin hammadde arzını etkileyip etkilemediği henüz belli değil.


We use cookies to offer you a better browsing experience, analyze site traffic and personalize content. By using this site, you agree to our use of cookies. Privacy Policy
Reject Accept